Devletin Kadınlara Hitabesi

Ey genç kadın!

Birinci vazifen, yüksek nüfus oranlarını ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.

Mevcudiyetinin ve yaşamanın yegâne amacı budur. Rahmin, senin en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni okumaya, kendini eğiterek daha iyi koşullarda yaşamaya teşvik ederek en az 3 çocuklu bir anne olmaktan mahrum etmek isteyecek dahili ve harici insanlar olacaktır. Bir gün özgürlüğünü savunmak mecburiyetine düşersen o düşünceyi derhal kafandan at! Kuşkusuz ki senin yegâne özgürlüğün, ailenin, ailenin erkeklerinin, devlet babanın ve polisin senin için çizmiş olduğu sınırlardan ibarettir. Bu sınırlar içerisinde istediğin gibi debelenmekte özgürsün. Fakat çitin öte yanına geçmek yok!

Tüm bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere memleketinde yaşayan muhalif insanlar gaflet ve dalalet ile ve hatta hıyanet ile “Kadınlar neden erken yaşta evlenip, eğitimlerinden, daha iyi bir yaşam ihtimalinden vazgeçip habire çocuk doğurmak zorundadır?” şeklinde sorular sorup seslerini yükseltebilirler. Hatta bu muhalif insanlar, senin farkında bile olmadığın bazı haklarını savunmak için kendilerini sokaklara, gaz bombalarının, TOMA sularının önüne atabilirler.

Ey genç kadın! İşte bu şartlar altında dahi, ailenden gördüğün neyse onu uygulamaya devam edecek, asla sorgulamayacak, ülkenin tam anlamıyla bir ucuz işçi cenneti haline gelebilmesi için durmadan çocuk doğuracak, kocanın eline bakacak ve daha fazlasını istemeyeceksin. Muhtaç olduğun sabır, devletinin senin yegâne vasfının annelik olduğunu ima eden süslü püslü iktidar söylemlerinde mevcuttur.

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.